Herkese uzun bir aradan sonra merhaba
Başlıktanda anlaşıldığı üzere eşya toplamakla meşgulüm…
Taşınmak başlı başına yorucu bir olay. Hem fiziksel hem de duygusal olarak. Eğer anılarıyla yaşayan ve her birşeyi anı değerinden dolayı biriktiren biriyseniz beni gibi çok daha zor.
Taşınırken birçok şey farkettim. Mekana ne kadar düşkün olduğumu farkettim öncelikle. Sonra düşkün olduğum şeyin mekan mı yoksa o mekanın hatırlattıkları mı olduğu arasında emin olamadım.
Emin olduğum şey ise boş duvarlara dayanamıyorum. Eşyalar yüklenecek diye duvarları boşalttık, içinde ortaokulda yaptığım resim çalışmaları da olan tabloları birer birer indirdik. Acı verici. İlk taşındığımızda, daha temel ev gereksinimleri karşılamadan, buz dolabına saçma sapan gazete küpürleri yapıştırmıştım sırf boşluk hissini yensin diye. Şimdi…
Diğer farkettiğim şey ise yoruldukça anıların değeri kalmıyor. Lise test kitaplarımı saklamıştım ben bunlarla üniyi çalıştım diye. Ayrıca test çözerken aklıma gelen şeyleri sayfanın boş yerlerine yazmak gibi bir huyum var. Yani sayfalara bakarak o sıralarda hangi seriye ya da animeye taktığımı hatılalayabiliyorum. Nerdeyse tüm sayfalarda Lelouch vardı aşkım. Ayrıca test kitapları çok renksiz geldiğinden tüm sayfaları boyadığım yerlerde var. Allahım o yıllarda ne yaşıyordum ?!?!
Dağıldım. Toplamaya başlamadan önce o kimi değerli bulduğum sayfaları koparıp başka bir dosyaya koyuyordum ya da fotoğrafını çekiyordum. En kötüsü instagramda hikaye yapıyordum. Yoruldukça ve iş yükü arttıkça bunları yapmadan, yapamadan kağıt fabrikası kolisini boyladı kitaplar.
Ayrıca kolileme işlemi sırasında başlarda gösterdiğim özen, sonlarda herşeyi tıkıştırmaya döndü. Umarım herşey sapa sağlam varır varacakları yere.
Taşınmanın en korktuğum özelliği ise bana hep iyi davranan bu şehirden, son yıllarda sadece bir kaç ay geçirdiğim öncesinde üç yıl bulunduğum bana kendimi tanımama fırsat veren bu şehirden ağlayarak ayrılmak. Bunu yarın gösterecek.
Hüzünleneceğim ama ağlayacak mıyım bilmiyorum. Hayallerimi gerçekleştirmek için ayrılmıştım. Gözüm arkada gidemem şimdi. Veda etmem asla sana. İlerde bana sinir bozucu turist muamelesi gösterecek olsanda Erzurum bir yolunu bulup yine sana geleceğim.
Lemony Snicket’ın bir sözü vardı. Başlangıçlar ürkütücü sonlar hüzünlüdür ama arasında geçen herşey bunlara değer tarzı birşeydi. Haklı bir söz.
-Alumina
Sabahın bu saatinde aynı şehirde buna denk gelmek enteresan. Oha diyebildim içimden. Sizin kadar duvarlara resim asmasam da. İnsan ev değiştirirken bile sorun yaşıyor. Anılara sahip olmak, acı verici birşey. Size yeni şehrinizde başarılar dilerim. Bugün ben de buradan gidersem iyi olacak inşallah.
BeğenBeğen
Birgün*
BeğenBeğen
: )
BeğenBeğen